Posted by admin on Mar 29, 2020
Gana Seyahatimizi Nası Planladık?
Ülke hakkında kısa bilgi Arkeolojik araştırmalara bakıldığında Gana’da 300.000 yıldır yerleşim olduğu ortaya çıkıyor. Bu bölge maden (altın), pamuk, hayvan postu, fil dişi gibi ticaret için önemli kaynaklar barındırdığında tarih boyunca Avrupalılar tarafından istilaya uğramış. Gana’ya ulaşan ilk Avrupalılar 1471 yılında gelen denizci Portekizliler olmuş. Batı Afrika’da denizi olan ve altın madenlerine yakın olan tek ülke Gana olup Golden Coast (bugünkü Elmina) adı verilen bölgesi ticaret için çok uygunmuş. Bu sebeple Portekizliler buraya yerleşip kaleler inşa etmişler. Daha sonradan bu kaleleri altın ticaretinden çok köle ticareti için kullanmışlar. :( Anyanui Pazarı, Dzita (Meet Me There Lodge) Portekizliler dışında İngilizler ve Fransızlar Gana’ya ulaşmışlar ama bölge hep Portekiz egemenliğinde kalmış. Hollandalılar 1596 yılından itibaren düzenli gelip denemelerine rağmen atakları hep başarısız olmuş. Ancak Hollandalılar burada kale inşaa edip ataklarına devam etmişler. 1637 yılında Elmina Portekizlilerden düşmüş ve Axim’i 1642 yılında Hollandalılar ele geçirmiş. Daha sonra İsveçliler de 1653’te yapılan Cape Coast’taki Carolusbourg Kalesi’ni ele geçirmiş. Almanlar da Gross Friedrichsburg Kalesi’ni 1683 yılından 1717 yılına kadar ele geçirmişler. Daha sonra Danimarkalılar gelmiş ve Hollandalılar müsamaha göstermek durumunda kalmışlar, Danimarkalılar daha güçlü oldukları için. Osu, Akra’daki Danimarka kalesi en önemli kalelerden biri olmuş. 1642 yılından 1850 yılına kadar Danimarkalılar burayı işgal etmiş ve daha sonra İngilizlere satmışlar. Cape Coast’u da ele geçiren İngilizler, 1700’den itibaren buradaki kaleyi köle ticareti için kullanmış. (Cape Coast’taki bu kale şu anda ziyarete açık, çok etkileyici. :() İngilizler 1900’lü yılların başına kadar ana Avrupa gücü olarak Gana’nın sahil kısmında kalmış. Derken 1. Dünya Savaşı’nda olaylar karışmış, bir sürü ülke daha müdahil olmuş. Sonunda 1957 yılında Afrika’da ilk bağımsızlığı ilan eden Afrika kolonisi Gana olmuş. Kısa keseyim dedim ama o kadar çok şey olmuş ki uzun oldu. :) Plajda eğlenen çocuklar, Busua Dil: Kendi aralarında yerel diller konuşulmasına rağmen resmi ana dil İngilizce. Okullarda İngilizce öğretiliyor. İngilizce bilmeyen pek kimseye denk gelmedik. Busua’da okullar. Her sabah çocuklar 6’da okulun önünü süpürmekle başlıyorlar. <3 Din: %60’ı Hristiyan, %30’u Müslüman ve kalanları Hinduizm, Budizm ve/veya geleneksel eski dinlerden oluşuyormuş. Taksicilerle konuşurken ve gözlemlediğimiz kadarıyla mutlu mesut beraber geçiniyorlarmış gibi. <3 Hafta sonu kiliseler çok yoğun oluyor. Biz de dikkat edince insanlar güzel güzel giyinip ailecek kiliselere gittiğini gördük gerçekten. Kiliseler de Avrupa’da gördüğünüz gibi değil. Dışarıdan kilise olduğu bile belli değil. Yıkık bir binada yüksek sesli müzik çalıp dans edilerek ayin yapılıyor gibi duruyor. Biri öldüğünde de cenaze törenini Cumartesi...
Read more