Üçağız (Theimussa)

Üçağız; Kekova kısmına karadan ilk giriş yeri olan antik dönemden kalma bir liman kenti. Kaş’tan Antalya yönüne doğru 30 km doğru gidince varılan;şimdilerde Kekova tekne turlarının ana durağı Üçağız köyü. Limanında bi sürü tekne yer alıyor. Minik bir çarşısı, yörük evleri, yörük dükkanları ve tabi ki birkaç gözleme yapan cafeler bulunuyor.

Kaleköy
Yörük evi, Üçağız

Çarşısında tülbent benzeri kumaştan yapılan elbiseler, oyalı yazmalar ve incik boncuklu bir takım minik ürünler bulmanız mümkün. Köydeki kadınlara katkıda bulunmak için birer minik bir şey alıp onların ekonomisine yardımcı olabilirsiniz. Ürünler pahalı da değil :)

Üçağız’daki çarşı

Üçağız’da yer alan dalış okuluna gidip Kekova Bölgesi’nde dalış deneyebilirsiniz. Biz denemedik ama inanılmaz duruyor; batık şehrin güney kısmında dalışa izin veriliyor. Zamanınız, motivasyonunuz ve bütçeniz varsa mutlaka gidip bilgi alın. Hayatta yapılabilecek en güzel, en mavi deneyimlerden biri olsa gerek.

Üçağız
Üçağız’da gözleme (tam kooperatifin karşısında yer alan kahverengi 2 katlı eski ev)

Kekova (Dolchiste)

Bölgede çok fazla kekik yetiştiği için adının Keklik Ovası‘ndan zamanla evrilerek Kekova olduğu söyleniyor. Likya Dönemi’nden kalan Kekova Batık Şehir ise; antik çağlarda meydana gelen depremler sebebiyle şehrin bir kısmının batmasından ötürü bu adla anılmaktadır. Tekne turuyla gezerken denizin altından evler çok net seçiliyor, gerçekten muazzam bir manzara. Karada ise batan evlerin bi kısmının taş merdivenlerinin olduğunu görebiliyoruz.

Kekova Batık Şehir

Kekova Adası’nın uç kısmında yer alan Tersane Koyu ise Bizans Dönemi’nde tersane olarak kullanılmış ve hala Bizans kalıntıları yer alıyor. Şimdilerde tekne turlarının ziyaret ettiği önemli koylardan biri.

Kekova Batık Şehri

Kekova kısmı 1990 yılında koruma alanıp 1. derece SİT Alanı ilan edilmiş. Batık şehirde normal şartlarda yüzmek yasak ancak instagramda birkaç fotoğraf gördük :( Güzel fotoğraf çekmek hepimizin arzusu ancak bir şeyi yaparken kendimiz dışında aynı anda 100 insanın daha orada fotoğraf çekildiğini düşünün, böyle böyle tarihimize zarar veriyoruz. Özetle dikkatli olalım, iz bırakmayalım. Gelecek nesilleri de düşünelim:)

Kekova Bölgesi’nin haritadan görünümü

Kaleköy (Simena)

Tekne ile karşıdan Kaleköy‘ü görünce vurulmamak, ilk görüşte aşık olmamak imkansız. Tarihi M.Ö. 4. yy’a dayanan, Likya döneminde Kekova Adası’nın karşısındaki yarımadaya konumlanan bu kıyı kenti günümüze kadar gelebilmiş. Turkuaz mavisi, berrak mı berrak denizi,göze ilk çarpan denizin içindeki hamağı ve yamaca dizilmiş birbirinden tatlı pansiyonları ile insan gerçekten buraya hayran kalıyor. Biz görür görmez ay bura muhteşem, keşke 1-2 gün kalabilsek burada diye birbirimizle konuştuk :)

İnanılmaz estetik bir köy, Kaleköy

İnternette birçok kaynakta buraya kara yoluyla ulaşım yok deniyor ancak kalenin daha yukarısına kadar yol varmış, nitekim Google’da bu yolu gösteriyor :) Kaleköy’de nüfus ise çok minik, genelde pansiyonları işleten bir nüfusu var.  Ayrıca Kaleköy Türkiye’nin en pahalı köyü olarak geçiyor. 1. derecede SİT alanı ilan edilmiş, o yüzden aralarda kaptanımızın söylemesiyle fark ettiğimiz yapılmaya çalışılmış ama tamamlanmayan küçük evler bulunuyor. Kaleköy’de Demirörenlerin ve rahmetli Rahmi Koç’un da milyonluk evleri bulunuyormuş.

Kaleköy ve Üçağız’daki el işi ürünler

Simena Kalesi: Orta Çağ’dan kalmış bu kale muazzam bir Kekova manzarasına sahip. Rodoslu Şövalye St. John tarafından yapıldığı söyleniyor. (Kesin bilgi mi emin değiliz, nitekim bu konuda resmi bir kaynak yok gibi) Sol tarafında geniş bir alana yayılmış kral mezarlarından oluşan Nekropol (Antik şehirlerde mezarlıklara verilen ad), aynı zamanda kalenin içerisinde Likya Dönemi’ne ait en küçük tiyatro bulunuyor. Sahilden patika yoluyla yukarıya doğru 15 dakika da ulaşılan kaleye girmek için müze kart gerekiyor ya da nakit olarak 10 TL olarak ödeme yapabilirsiniz. Buraya kadar gelmişken mutlaka ziyaret edin. Aman sıcaklara da dikkat, başınıza da güneş geçmesin :)

Simena Kalesi’nden manzara
Kaleye çıkan merdivenler
Simena Kalesi’nden manzaralar

Bir dahaki sefere buraya gelip de kalırsak diye gözümüze hoş gelen pansiyonlardan birkaçı Ankh, Kale ve Mehtap Pansiyon. Burda her yer çok özenle, estetikle yapılmış. Biz hayran olduk buraya :) Ayrıca Kaleköy’de her yer keçi sütü ile kendi dondurmasını yapıyor, en çok tavsiye edilenlerden biri Ankh‘de. Biz ona doğru giderken başka bi dondurmacının tabelasının kurbanı olduk. Meyveli sorbe usulü bi dondurmaydı, biz çok beğenmedik bizimkini :)

İşaretin tatlılığına bakın, Kaleköy

Tekne Turları

Kekova Tekne Turları daha çok Üçağız olmakla Kaş‘tan da kalkan birkaç büyük tekne bulunuyor. Öncelikle şunu söyleyelim Kaş’tan Kekova Bölgesi’ne deniz yoluyla gitmek 2-2.5 saat arası sürüyor. Git gel hesaplayınca Kaş’tan kalkan turların büyük çoğunluğu yolda geçiyor. Tabi ki önemli koylara (Akvaryum, Korsan ve Tersane Koyu gibi) ve Kekova Batık şehrine gidiyor. Üçağız ise Kaş’tan kara yoluyla 33 km uzaklıkta ve arabayla 40 dakika sürüyor. Dolayısıyla önce Üçağız’a gidip oradan tekne turuna katılmak zaman tasarrufu açısından daha mantıklı.

Üçağız Kooperatif Teknesi

Kooperatifin düzenlediği özel turlar: Biz de Kaş’ta yer alan tekne turlarından bilgi aldıktan sonra turu Üçağız’dan yapmaya ikna olduk ve sabah 7:30’da motorla yola çıkıp üşüye üşüye, dağların, denizlerin arasından  Üçağız‘a vardık. Üçağız’ın sahilinde bir tur attıktan sonra hediyelik eşya standı olan bi abla; kooperatife gidip sorun isterseniz dedi. Bu sayede biz de kooperatifin varlığından haberdar olmuş olduk.

Kaştan kiraladığımız motor
  • Biz de kooperatife gittik, saat 9 değildi ama neyse ki bir abi vardı orada. Biz 2-3 saatlik tur istiyoruz, Kaleköy’de de mola verip kaleye çıkmak istiyoruz dedik. Normalde 300 TL (2018 Temmuz fiyatları) olan bu tur için 200 TL’ye anlaştık. Rotamızı da Kaleköy (kaleye de çıkış), Kekova Batık Şehir ve İngiliz Koyu‘na çevirdik.
  • Kooperatifte yarım günlük tur 400 TL, tam günlük tur ise 600 TL. En az 4 kişi oldunuz mu kalabalık günübirlik turları yerine, toplamda 600 TL ödeyerek makul ve keyifli bi tekne turu yapabilirsiniz. Ayrıca nereye gitmek istiyorsanız, örneğin Kaleköy’de 1-2 saat serbest zamanlı da geçirmeyi kolaylıkla ayarlayabilirsiniz.
  • Her ihtimale karşılık 1-2 gün önceden kooperatifle konuşup yoğun sezonda daha erken saatte tekne turunu organize etmenizi tavsiye ederiz. Kaleköy’deki kaleye 15 dakikada çıkılıyor ancak sabah saatlerinde 9 civarı kaleye çıkınca bize şükrediceksiniz :) Kooperatifin bilgilerine ise buradan ulaşabilirsiniz.
  • Üçağız’dan kalkan grup tekneleri ise genelde saat 10:30 gibi başlıyorlar ve akşam 5, 6 gibi Üçağız’a tekrardan dönüyor. Öğle yemeği dahil olan bu turlar ise ortalama 100 TL ücretli. Bazı firmaların öğleden sonra kalkan yarım günlük tekneleri de bulunuyormuş.
  • Kaş’tan başlayan turlar da 10 gibi başlayıp akşam 6 gibi dönüyor. Örneğin burada bi firmanın programını inceleyebilirsiniz. Bunun fiyatları da 80-100 TL arası değişmektedir.

Likyalılar ve Likya Yolu

M.Ö 3000 yıllarında günümüzde Teke Yarımadası olarak geçen bölgeye yerleşmiş olan Likyalılar; 2000 yıl boyunca buraya hakim olmuşlar. Fethiye ve Antalya arasındaki deniz ve dağlık bölgede kendilerine yerleşim kurmuşlardır. Şu ana kadar bilinen kadarıyla Likyalılar; demokrasiyi bulan en eski uygarlık olarak geçmektedir.

Kaleköy

Fethiye’den başlayıp Antalya’ya kadar süren 540 kmlik Likya Yolu; Türkiye’nin ilk uzun yürüyüş rotası. Başlangıç ve bitiş noktası havalimanlarına yakın olması da günümüz için bayağı önemli. Yollar patika, Roma yolları, taşlık ve kayalıklardan oluşuyor. Toplam rota 29 gün sürüyor. Bu bölge çok sıcak olduğundan en rahat yürüme zamanları haliyle Sonbahar ve İlkbahar :)

*Likya başlığını oluştururken Wikipedia, Antalya Kültür ve Turizm ve Pegasus dergisinin kaynaklarından yararlandık.

İngiliz Kate Clow 1988 yılında bu yolu ilk kez yürümüş ve 2000’li yıllarda onun sayesinde yolda düzenlemeler yapılmış, rotalar için tabelalar konulup işaretlenmiş. Bu sayede Türkiye’nin en uzun yürüyüş yolu açılmış. Hatta Kate Clow’un Likya Yolu kitabı bile bulunuyor. Likya Yolu’nu henüz biz de yürümedik ama daha uygun ve serin bir zamanda küçük küçük başlayarak gitmeyi düşünüyoruz. Yol boyunca birbirinden güzel köyler, pansiyonlar ve evler yer alıyormuş. Onlar için de çok heyecanlıyız :)

Rotaya dahil olan Üçağız Köyü

Çevredeki diğer antik yerler:

  • Aperlai (Sıcak) İskele: Toprakada ve Karaada kısmında yer alıyor. Bazı tekne turları aracılığı ile ya da özel yaparsanız tekne turunu burayı ziyaret edebilirsiniz.
  • Istlada ve Tyberissos gibi antik kentleri de ziyaret edebilirsiniz.
  • Demre’de Noel Baba’nın Kilisesi ve antik Myra şehri ve Andriake (Çayağzı) limanını da ziyaret edip görebilirsiniz.
  • Gömbe Yaylası: Kaş’tan 65 km uzaklığında yer alan bu yayla ise çevredeki köylülerin yazları konakladıkları yer. Buraya çok gitmek istedik ancak zamanımız yeterli değildi. Bir sonraki sefer diye umuyoruz :)

Kekova gerçekten çok etkileyici bir yer, mutlaka tekne turu yapınız :)

Denizden Kaleköy manzarası

Şimdiden iyi eğlenceler :)

Önerilen makaleler