X
    Categories: Bogota

Bogota’da ne yenir, ne içilir?

Geldik seyahatimizin heyecanla beklediğimiz ülkesi Kolombiya’ya. Pablo Escobar, Gabriel Garcia Marquez, Fernando Botero gibi isimler Kolombiya’ya ilgimizi zaten fazlasıyla artırmıştı. Gitmeden araştırma yapınca da heyecanımız katlandı. Şimdiden söyleyelim, Bogota bizi hayal kırıklığına uğratmadı! Tarihi, doğal güzellikleri, birbirinden güzel sokakları ve muralları ile oldukça zengin bir yer burası.

Gelelim Kolombiya’nın en popüler ve en tehlikeli insanı Pablo Escobar’a. Son zamanlarda herkesin izlediği  Narkoz adlı dizi her ne kadar Escobar’a karşı sempati yaratsa da yerel halkın ondan ne kadar nefret ettiğini bu şehirde çok net gördük. Ülkeyi her açıdan geriye götürmüş resmen.  Şimdilerde ise Kolombiya; 1989-1993 yıllarındaki iç savaşlarının yaralarını kapamaya çalışıp ülkeyi turizm için hazırlıyorlar. Bizce epey başarılı olmuş, sokaklar hiç de beklenen gibi güvensiz değil. Birçok meydanda polisler yer alıyor, ülkeye giriş çıkışlarda oldukça detaylı arama yapılıyor.

Gelelim Bogota’nın detaylarını anlatmaya!

Tips

  • Para Birimi: Kolombiya parasında çok fazla sıfır var ama hesaplaması zor değil. 10.000 cop, 10 TL. Kısacası 3 sıfırı atın, kalan para direkt TL’ye eşit.
  • Havaalanı Ulaşımı: Çoğu Güney Amerika şehrinde olduğu gibi toplu taşıma pek yok. Taksinin ucuz olduğunu duymuştuk, havaalanından bir taksiye bindik. Zona Rosa bölgesine 25.000 copa geldik. Bu şehirde taksi inanılmaz ucuz. :)
  • Ulaşım: La Candeleria bölgesinde kalıyorsanız ulaşım aracına pek ihtiyacınız olmayacaktır. Ancak diğer bölgelerde kalıyorsanız gün içerisinde taksiyi kullanmanız gerekecek. Örneğin 10 kmlik yol, 12.000 cop tutuyor. Bizim metrobüsün bir benzeri var burada Transmileno adında. Ancak çok kalabalık ve biraz karışık. Taksi çok ucuz olduğundan (Güney Amerika’da bizim gittiğimiz en ucuz taksili şehir:)) bir de Kolombiya’da metrobüs zahmeti çekmenize gerek yok. :) 
  • Trafik: Buranın trafiği zannediyoruz İstanbul trafiği ile kapışır, hatta geçer bile. İşe gidiş dönüş saatlerinde inanılmaz trafik oluyor. Bir sabah trafiğe yakalandık, 1 saat yolda geçti. Taksiye bu saatlerde binmemeye özen gösterin.
  • Konaklama: Şehrin old town kısmı olan La Candeleria ve lokallerin olduğu daha İngiliz vari bordo binaların olduğu lüks semtler var. Biz tripadvisor vb. araştırmalarımız sonucu old town’da kalmayıp Zona Rosa’da kaldık. Ancak gittiğimizde yanlış bir karar olduğunu fark ettik, old town’da takılmak da konaklamak da hem daha ucuz hem de old town’a gitmek için yolda zaman harcamanız gerekmez. Old town gayet güvenli, hiçbir sorun yok.
  • Altın: Kolombiya altın dağları olan bir ülke. İspanyolların burayı işgal etme sebeblerinin başında tabiki altın bulmak yatıyor. Altın müzesini ziyaret edip eski insanların tanrılara altın sunma seremonilerini ve altın sunulan gölü öğrendikten sonra İspanyolların altın kaynağını burada bulduğuna inandık. Bu müzedeki El Dorado diye adlandırılan ve bu seremoniyi gösteren altından yapılmış eseri görmeden Bogota’dan ayrılanı dövüyorlarmış :)
  • Kaç gün kalınır: Biz neredeyse 3 tam gün harcadık. Ancak 2 gün daha olsa doya doya gezerdik. Size tavsiyemiz ise 4-5 gün!

Fiyatlar:

  • Bira: 6-10.000 pezo arasında bira satılıyor. Ancak aşağıda bahsettiğimiz BBC kendi biralarını yaptığından 12-15.000 arasına satıyor 330 cc’yi.
  • Su: 600 ml’lik su 2.5-3.500 cop arasında değişiyor.
  • Kahve: Kolombiya kahvenin ana vatanı olduğundan kahve epey ucuz. Örneğin v60’yı 5.000 cop’a içebilirsiniz. Ortalama espresso fiyatı ise 2-3.000 cop.

Gezilecek Yerler

  • La Septima Caddesi (Carrera 7): Her daim trafiğe kapalı olan bu cadde inanılmaz kalabalık oluyor. Bir yanda bisiklet sürmeye çalışanlar, bir yanda müzik yapan sokak sanatçıları, bir yanda işe koşuşturan insanlar, bir yanda satranç oynayan emekli insanları ile kesinlikle görmeye değer bir cadde. Hafta sonu Bogota’daysanız daha da şanslısınız demektir. Bu cadde hafta sonu tıklım tıklım oluyor:)

  • Callejon del Embudo: Bogota’nın en fotojenik sokağı kesinlikle burası. Colonial dönemden kalma rengarenk evler, arnavut kaldırımlar, grafitileri ile çok güzel.

  • Chorro de Queuedo: Yukarıdaki çok renkli colonial sokağın sonunda bu meydan yer alıyor. Akşamları gençler biralarını, chicha’larını alıp yerde oturarak içiyorlar. 

  • Plazoleta: Bazı meydanlarda bir sürü insanın ayakta durduğunu göreceksiniz. Biz de görüp bu insanların ne yaptığını merak ettik. Sonradan öğrendik ki Kolombiya’nın meşhur zümrütünü satmak için müşteri arıyorlar. Sahte satanlar olabilir, dikkat etmekte fayda var.

  • La Candeleria: Şehrin old townu olan bu semt neredeyse tüm gezilecek yerleri barındırıyor. Colonial dönemden kalma sokaklar, hükümet binaları vb. hepsi burada. Gece hayatı ve yemek derseniz onlar da mevcut. Konaklamak için daha uygun bir semt, tüm gezilecek yerler burada, o sebeple gün içerisinde vakit kaybetmeden çoğu yeri yürüyerek gezebilirsiniz. Akşamları bazı sokaklar ıssız olabiliyor ancak korkulacak bir şey yok. Her büyük şehirde olduğu gibi dikkat etmek gerekiyor.

  • Botero Müzesi: Fernando Botero’nun İstanbul’da da sergisine gitmiş, resimlerini çok sevmiştik. Botero’nun memleketine gidip müzesine gitmeden olmazdı. Botero gerçekten çok hayırlı bir insanmış ki devletle anlaşma yapmış. Resimlerinin ve heykellerinin bir kısmını, müzesinin ücretsiz olma ön koşulu ile devlete bağışlamış. Aşağıdaki resmi en bilindiklerden biri; dikkatlice bakarsanız adamın 2 parmağında da evlilik yüzüğü olduğunu göreceksiniz. Kadın adamın evli olmadığı 2. ailesiymiş, Bir zamanlar Kolombiya’da erkeklerin birden fazla ailesi bulunuyormuş.

  • Altın Müzesi (Museo de oro): Kolombiya gibi altın kaynağı olan bir ülke olunca altın müzesi olmadan olmazdı. Yukarıda bahsettiğimiz El Dorado seromonisinin eserini görmeden ayrılmayın. Giriş 8.000 cop. Bogota’da ziyaret edilmesi gereken yerlerin başında geliyor.
  • Adalet Sarayı, Plaza de Bolivar: 1985’te bu adalet sarayında ordu ile terör örgütü savaşmış. 100 insan ölmüş. Kimilerine göre ordunun insanları dışarı çıkarıp orada öldürüp yeniden saraya soktuğu söyleniyor. Bu olaydan sonra adalet sarayı yeniden yapılmış. Adalet sarayının yer aldığı bu meydanda Bogota Katedrali ve hükümet binası da yer alıyor. 

  • Cerro de Monserrata: Candeleria semtinin dağlık kısmında yer alan bu tepede muhteşem bir Bogota manzarası var. Gün batımına doğru çıkarsanız güzel fotoğraflar çekebilirsiniz. İçerisinde yer alan kilisenin sağ tarafından ilerlerseniz hediyelik eşyacılar ve sonrasında ufak tefek atıştırmalıklar bulacağınız lokal restoranlar yer alıyor. Bu tepeye teleferikle çıkıyor. Pazar günleri dışında gidiş dönüş 18.000 cop. Pazar günü ise 10.000 cop. Pazar günü kilise ziyareti için bu şekilde bir fiyat belirlemiş olsa gerek.

  • Zona Rosa: Bağdat Caddesi, Nişantası arasında bir semt. Tüm bilindik markaların burada mağazaları var, hatta birkaç tane de AVM mevcut. İş çıkışı lokaller burada takılıyor. Vaktiniz varsa bir akşam yemeğe bu bölgeye gidebilirsiniz. Centro Andino adlı AVM’de burada yer alıyor.
  • Park 93, Zona Rosa: Zona Rosa semtinde yer alan bu parkın etrafında bir sürü cafe, restoran, pub yer alıyor. Öğlen vaktide insanlar çimlerde ferahlıyor.

  • Usaquen: Merkezden biraz uzak olan Usaquen semti bizim Galata ve Cihangir’i andırıyor. El yapımı hediyelik eşyalar bulabileceğiniz bu semte hafta sonu giderseniz daha dolu dolu oluyor. Gitmeden dönmeyin deriz. 

  • Salt Cathedral, Zipaquira: Buraya gitmek biraz zahmetli ancak kesinlikle ziyaret etmeye değer bir yer. Eski bir tuz madeni olan bu yer, maden işçileri tarafından kiliseye çevirilmiş. İçerisi oldukça büyüleyici. Portal Norte durağından otobüsle gidebilirsiniz. Yolculuk toplamda 1.5 saat sürüyor. Bu katedrale giriş ise 50.000 cop. Bogota’da gezilecek  en pahalı yerlerden biri.

Yemek

  • Antigua Santa Fe, La Candeleria: : Bu dükkana aijaco yemek için gelmelisiniz. Bir lokalin favori aijaco’yu burada yediğini duyduğumuzda biz koşa koşa geldik ve bu tavuklu çorbaya bayıldık. Uzun zamandır çorba içmediğimiz için de çok iyi geldi açıkçası:) 

  • Le Puerta Falsa, La Candeleria: Bogota’nın en eski dükkanlarından birisi. Biz burada sıcak çikolata denedik, yanında tereyağlı ekmek ve kaşar ile servis ediliyor.:) Evet yanlış duymadınız, burada kaşar peynirini sıcak çikolatanın içine atıp eritiyorsunuz. Sonra kaşıklayarak kaşarları geri toplayıp ekmekle yiyorsunuz. Tadı da hiç fena değil.

  • Juan Valdez: Kahve cenneti Kolombiya’nın frenchise kahve markası. Birçok yerde karşınıza çıkacak. Yorgunluk sonrası kahve molası için gidilebilir.
  • Julia, Usaquen: Usaquen’de gezerken denk geldiğimiz bu pizzacı en güzel Bogota keşiflerimizden biri oldu. Fiyatlar ortalamanın üzerinde ancak pizzalarına bayıldık, sonrasında da Nutellalı pizza hüplettik. :)

  • Bufalo Wings, Park 93: Parkın etrafında yer alan bu pub gece kulübü gibi dursa da kanat yapan pubdan fazlası değil. Adından da anlaşılacağı gibi burada bufalo wings yedik. Sipariş verirken hangi sosla pişmesini istediğinizi ve acısını seçiyorsunuz. 5 üzerinde 4 seviyesindeki acıyı denedik ve cidden ağzımız yandı. Giderseniz ona göre sipariş verin deriz!

  • BBC, Park 93: Bogota Beer Company’nin 3 tane şubesini gördük Zona Rosa bölgesinde. 7’den önce gitmekte fayda var, aksi halde yer bulmak zorlaşıyor. Kendi biralarını yapan BBC’nin lager biralarını sevdik. Türlü türlü boyutları da var, ancak boyutu büyüdükçe fiyat pek düşmüyor. :)

  • Azahar Coffee, Park 93: Parkın etrafında yer alan bu kahveci 3. nesil kahve yapan yerlerden. 2 kişilik v60’a yaklaşık 10.000 cop ödüyorsunuz. Çok iyi değil mi? Wifileri de var, sokağa bakan masalara kurulup etrafı izlemek çok güzel. Kahveler de oldukça lezzetli.

  • Obleas: Kağıt helva, waffle arası obleasın içine stantlarda yer alan toppingsleri koyarak güzel bir ara öğün yapabilirsiniz. Biz dulce de leche ve fıstıklı yaptık, çok güzel oldu. 2 toppingsli obleas sokakta 2.000 cop’a satılıyor. Mick Jagger yazmasının sebebi ise birkaç ay önce buradaki satıcılardan obleas yemiş. O sebeple tüm stantlarda Mick Jagger yazıyor. :)

  • Chicha: Mısırı fermante ederek yapılan bu lokal içkiye bayıldık. Bir nevi alkollü boza tadı var bu içkide.:) Bir zamanlar hükümet artık chicha içmemeliyiz, bu kızılderili kültürünü bırakmalıyız diyip tüm chicha satışlarını durdurmaya çalışmış. Amerika, Avrupa gibi bira içmeliyiz diyerek de avutmuş. Biraz başarılı olsa da şu an La Candeleria bölgesinde chicha bulmak hala mümkün. 750 mllik chicha alıp Chorro de Queuedo Meydanı’nda takılın. Şişesi 4-5.000 cop’a satılıyor.

  • Yeşil mango: Sokakta bir sürü meyve satılıyor. Favorimiz ise yeşil mango! Tam pişmemiş, henüz yeşil olan mangoları dilimleyip tuz ve limonlayarak satıyorlar. Bir bardak 2-3.000 cop’a satılıyor. Tadı ise efsane! 

Alışveriş

  • Mercado de las Pulgas de Usaquen: Usaquen’de yer alan meydanın etrafında, açık havada bir sürü kendi ürünlerini yapıp satan insan var. Hediyelik almak için güzel bir yer. Pazarlığa da açıklar. Biz hafta içi gittiğimizde bazı stantlar kapalıydı, hafta sonu giderseniz hem semt daha güzel oluyor, hem de daha çok seçeneğiniz olabilir. :)

  • Zümrüt (Emerald): Kolombiya’nın bir diğer ziyneti olan zümrütü hem altın hem gümüş seçenekleri ile bir çok yerde bulabilirsiniz. Buraya kadar gelip kendinize bir zümrüt almadan olmaz. Dünya zümrütünün %85’i Kolombiyadan çıkıyor.
  • Çanta: Bizim çok beğendiğimiz rengarenk Mochila örme çantaları lokaller de çok kullanıyor. Bir çok yerde bu çantalara rastlayacaksınız, almadan dönülmemeli. :) Beymen’de 600 TL’ye falan satılıyormuş ona göre. 

Sonuç olarak biz Bogota’yı çok sevdik. Hatta 3 gün kaldığımız için de gözümüz arkada kaldı. Şehirde yapacak bolca şey, görecek bolca yer var. Yemekleri çok lezzetli ve fiyatlar hiç de fena sayılmaz! Bogota’ya yolunuz düşerse bizi unutmayın, yediklerinizi bizimle de paylaşın!:)

admin: